bugün
yenile
    1. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ahmed arif'in aşk dolu mektupları.. yok böyle bir sevgi, yok böyle bir aşk. bir aşkın ne kadar derinden yaşandığını görmek istiyorsanız okuyun, okutturun. bilmiş, bilsinler! sana nasıl yandığımı.. dağlar, dağlar, hey.. .... işte kan tutmuş korsanlar, haramla beslenmiş, azgın düzmece peygamberler ve başbuğları ve hadım ve çıkarcı yığınlarına karşı işte bir kez daha bu can bendeyken delin divânenim işte.
    2. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ahmet arif'in leyla erbil'e olan taparcasına sevgisini satır satır işlediği mektuplar. "ve biz, milyarlarca, aşkın, yalanın, alçaklığın, kahramanlığın; kapıları, kapakları, kuş uçurmaz uzaklıkları ve ayrılıklarıyla, kahrolası yasaklarıyla, bu acayip kaos karanlığında, biz ikimiz! iki müthiş hasret, iki parça can... ve canımda o ölüm namussuzu... bütün bunları, abstrait şiir haysiyetine halel getirmeden işleyebiliyorum. bana bu kudreti verdiğin, beni ben ettiğin için sana teşekkür etmek, galiba pek resmi kaçar. hatta ben, züppelik diyorum buna. ben, senin için, ancak her şeyimi, bütün mevcut kıymet hükümlerini ve canımı feda etmekle belki biraz hafiflemiş olurum. yine de ödemiş, karşılık vermiş olamam... bu, hem çok acı, hem de şaheser bir ruh hali. kimselere mecbur olmadım, olmam da. yiğitliğim ve rivayet olunan erkekliğim bundandır... ama senin mecburun olmak, beni hiç mi hiç küçültmüyor. aksine yüceltiyorsun, insan ediyorsun, yaşatıyorsun..."
    3. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ve biz, milyarlarca aşkın, yalanın, alçaklığın, kahramanlığın; kapıları, kapakları, kuş uçurmaz uzaklıkları ve ayrılıklarıyla, kahrolası yasaklarıyla, bu acayip kaos karanlığında, biz ikimiz! i̇ki müthiş hasret, iki parça can… ve canımda o ölüm namussuzu…
    4. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "ben ki 29 yaşındayım. ama binlerce yıldır seni arıyor, hasretini çekiyorum." (bkz: ahmed arif)
    5. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ahmed arif'in aşk nasıl olur dersi verdiği mektupları. bir zamanlar kendime mahlas olarak leylî'yi seçmemden mütevellit, uzun zamandır bu kitabı okumak istiyordum. biraz önce başladım ve kitabı bitirmek adına uykumdan kısmaya karar verdim.
    6. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (#399153) düzinelerce mektup bir yana, içlerinden birinde geçen şu cümle bir yana. "canım benim, bilir misin, 'canım' dediğimde içimden canımın çıkıp sana koştuğunu duyarım hep."
    7. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      1954 yılından 1977 yılına kadar ahmed arif'in leyla erbil'e gönderdiği mektuplar. harika bir kalemi var, dönüp dönüp okunacak bir kitap. yeri geliyor gülüyorsunuz yeri geliyor ağlıyorsunuz... kendine kıymakla, kendinden kaçmakla iyi halt mı ediyorsun sanki?
    8. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      arada rastgele bir sayfa açıp o mektubu okurum. içimi ısıtır.
    9. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bana yeni ufuklar'ın mart sayısını bulabilirsen gönder. istanbula gidince de yaşar kemal'i bul. de ki "ahmet a.... s..ecek senin." çekinme söyle. böyle küfürlerime alışıktır o. memnun olur. kahve içirir sana.
    10. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      “Geleceksen bir gün düşüp ardıma Kula değil yüreğine sor beni” Abdurehim heyit
    11. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      “Kulluğum, divaneliğimle ellerini, gözlerini öperim. Öpüyorum ama doyamıyorum. Mutluluk ya da cehennem bu galiba. Sana doymak, korkunç, ahmaklık olur.” gorsel